İKİ KITAYI AYNI ANDA GÖREBİLECEĞİNİZ HATTA ELLEYEBİLECEĞİNİZ DÜNYADAKİ TEK YER ; THİNGVELLİR ( İZLANDA ) -EMEL FIRATLI

 

İKİ KITAYI AYNI ANDA GÖREBİLECEĞİNİZ HATTA ELLEYE BİLECEĞİNİZ DÜNYADAKİ TEK YER; THİNGVELLİR

İZLANDA – EMEL FIRATLI

İzlanda her an insanı şaşırtan, sürprizlerle dolu muhteşem bir ülke. Neredeyse her anı anlatmaya değer, o yüzden de belli aralıklarla İzlanda’dan yeni anlatımlar yapacağız. Bu yazımda size İzlanda’nın çok etkileyici bir köşesinden, Thingvellir Ulusal Parkından bahsetmek istiyorum.

Burası hem jeolojik hem de tarihi açıdan önem arz etmektedir. Unesco Dünya Miras listesinde bulunan Thingvellir; başlıkta da belirttiğim üzere aynı anda hem Kuzey Amerika hem de Avrupa kıtalarının plakalarını aynı anda görebileceğiniz hatta su altında elleye bileceğiniz dünyadaki tek yer.

Gelelim şimdi anlatımına; Kaynaklardan öğrendiğime göre 300 Milyon yıl önce, kıtalar Pangea olarak adlandırılan tek kıta şeklindeydi. Evreler halinde önce ikiye devamında daha küçük parçalara ayrılarak mevcut kıtalar oluştu. Ancak hareketler sona ermeyip halen de devam etmektedir. Örneğin Kuzey Amerika ile Avrupa her yıl 2 cm. kadar

( Fotoğraf www.thingvellir.is tanıtım sitesinden alınmıştır.)

birbirinden uzaklaşmaktadır. Bunun en iyi gözlendiği yer İzlanda daki Thingvellir Ulusal Parkıdır. Hem karada hem de su içinde görülen ve Silfra Çatlağı olarak adlandırılan oluşum aslında Mid- Atlantic Ridge ( MAR ) denilen ve Atlas Okyanusunun altında yer alan, uzunluğu 40.000 km. olan dağ silsilesinin bir parçasıdır.  (MAR; kuzeyde Kuzey Amerika plakası ile Avrasya plakasını ayırır. Güneyde de Afrika ile Güney Amerika plakalarını ayırmaktadır.) Bu yarıktan dolayı İzlanda’nın bir kısmı Kuzey Amerika tabakasında, bir kısmı ise Avrasya tabakasında yer almaktadır.

 

Thingvellir Ulusal Parkında, Almonnagja gorge denilen yürüyüş yolunda ilerlerken bir tarafınız Amerika diğer tarafınız ise Avrupadır. Bu yürüyüş yolunun sonunda ise Öxarafoss olarak adlandırılan  bir şelale bulunmaktadır. Aynı Ulusal  Parkın içinde yer alan ve 84 km. karelik alanı ile ülkenin en büyüğü olan Thingvallavatn gölünde ise

dalış yaptığınızda bu iki kıtayı elleyebilme imkanına sahip olmaktasınız. 50-60 santime kadar da yaklaşabilmektedir. İlginç olan yine bu gölün suyunun berraklığıdır ve görüş alanı metrelerce olabilmektedir çünkü suların kaynağı Langjökull Buzulu olup buradan gelen sular kilometrelerce kayaların içinden süzülerek gelmekte ve bu berraklığa kavuşmaktadır. Sıcaklık yıl boyunca 2 derece olduğundan dalış için özel donanım gerekmektedir. Hemen belirtmem gerekir ki burası jeolojik özelliği nedeniyle çok ilgi çekmekte ve hem tüplü hem ve şnorkel ile dalışlar yapılmaktadır. Tüplü dalışlarda bazı kurallar ve rehber eşliği gerekmektedir.

Thingvellir 1930 yılında Milli Park ilan edilmiş, 2004 yılında ise Unesco Dünya Miras listesine alınmıştır. Burası, tarihi açıdan da çok önemli olup İzlandalıların gurur kaynağıdır çünkü dünyanın ilk ve en eski parlamentosu kabul edilen Althing M.S 930 yılında burada kurulmuştur.

1798 yılına kadar da toplanmaya devam etmiştir. Meclis her yıl, iki haftadan fazla süren dönemler halinde toplanıp anlaşmazlıkları çözümlü yormuş. Yine burada çektiğim fotoğraftaki şemada görüleceği üzere, bir kanun söyleyici seçiliyor ve problem yaşayanların temsilcisi ile görüşerek hakem görevi yapıyor ve kararı veren de kanun söyleyici oluyormuş.

Toplantı yaptıkları yer de aşağıda fotoğrafını paylaştığım, duvarın önünü seçiyorlarmış. Böylece akustikten faydalanıyorlarmış.

Milli Parkın içinde bir de kilise bulunmaktadır ve 1859 yılına tarihlenmektedir ancak burada çok daha eskiden, 1000 yıldan beri kilise bulunmaktaymış.