MANAGUA ( NİKARAGUA ) – EMEL FIRATLI

 

 

MANAGUA ( NİKARAGUA ) – EMEL FIRATLI

managua-1_1024x195

El Salvador’dan Nikaragua’ya geçişimiz başta bizi biraz ürküttü, alttaki fotoğrafta görüleceği üzere; bu küçük yerel teknelere bavullar ve insanlar doldurulup,  Pasifik Okyanusunun Meangueara Körfezinde, yaklaşık 2,5 saate yakın

managua-1a _640x480

seyahat edecektik. ( Alttaki haritada, kırmızı rota ) Fakat hiç korktuğumuz gibi olmadı, biraz yoran rüzgar dışında sorunsuz bir şekilde, fiyort manzaraları eşliğinde Nikaragua’ya ayak bastık. ( Fotoğraftaki kumlara dikkatinizi çekmek isterim; lavlardan dolayı siyah renkte kumsal ) Bu arada, pasaport işlemlerinin eski usulde elle yapıldığı, basit tek odalı resmi binadan da bahsetmeden geçemeyeceğim.

managua-1b _341x480

Diğer Orta Amerika ülkeleri ile benzer kaderi paylaşan Nikaragua’nın geçmişinde  de; İspanya sömürge dönemi, Amerika’nın işgal ve olaylara müdahalesi bulunmaktadır. Fakat özellikle, ülkenin 45 yıl iliğini, kemiğini sömüren Samoza ailesi  ve onlarla mücadele veren, herkesin bildiği  Sandinista gerilla hareketinin damga vurduğu acılı olaylara sahne olmuştur. Tabii bunlara yaşanan doğal afetleri de eklemek gerekiyor. ( Depremler, fırtınalar,yanardağ patlamaları gibi ) Pek sevilmeyen tarihi olaylar ile sizi sıkmak istemiyorum ama şehirde yaptığımız gezi esnasında tanıtacağım bazı yapılardan dolayı kısa bir gözden geçirme yapmamız gerekiyor.

Sandinista Hareketi, uzun yıllar süren mücadeleler sonucu darbe ile Samoza ailesinin yönetimine daha doğrusu 45 yıllık saltanatına son vermiş ancak sancılar bitmemiş, 80’ li yıllarda A.B.D. nin silahlandırdığı Honduras merkezli isyancıların eylemleri, Amerika ambargosu, doğal afetler nedeniyle ülke epey sarsılmıştır.

90’lı yıllardan itibaren Liberal Parti seçimleri kazanmıştır, şu anki Sandinista kökenli ve Amerika tarafından pek sevilmeyen Daniel Ortega, halkın  sevdiği  bir lider olup, ülkesi de gelişme yolundadır. Bunda, Çin ve Rusya ile yaptıkları ithalat ve ihracat açısından ikili iyi ilişkilerin de payı büyüktür. Meclisin, yarısından çoğu Sandino yanlısıdır. Başkanın karısı, Rosario Murillo da siyasetin içinde olup, gelecek seçimlerde başkan olabileceği konuşuluyor.

Son zamanlarda gündeme gelen ve Çin ile gerçekleştirecekleri bir “Kanal Projesi” söz konusu. Panma’yı ihya eden, Panama Kanalı benzeri bir proje hayata geçirilirse, Nikaragua’nın geleceğinin parlak olacağı kuşkusuzdur.

Ülkenin batısında Atlas Okyanusu, doğusunda ise Karayip Denizi bulunmaktadır. Eğer geçekleşirse kanal projesine Nikaragua Gölü de dahil olacaktır. Kuzeyinde; Honduras, güneyinde ise Costa Rika ile komşuluk yapmaktadır.

Hristiyanlığın hakim olduğu ülkede; hem farklı mezheplere rastlamak mümkün hem de yerlilerin pagan, şaman gelenekleri devam etmektedir. O yüzden sokaklarında değişik cenaze törenlerine de rastlamak mümkün. ( Granada ve Leon şehirlerinin tanıtımında bu törenlerden fotoğraflar paylaşacağım.)  Bir de festivallere çok önem vermekteler ve neredeyse herşey için festival düzenlemekteler.

Ülkede çoğunluğu melez olan bir halk söz konusudur. Afrika’dan getirilen köleler buradaki yerli nüfusa eklenmiş ve zamanla melez bir ırk gelişmiştir. Ayrıca ülkeye çok sayıda Kübalı, Venezuelalı ve Jameikalı insan gelmiş ve yerleşmiştir. Bu nedenle Nikaragua’da çok farklı insan tipine rastlamak mümkündür. Hemen belirteyim burada yaşayan beyaz insan da oldukça fazladır.

7 milyon nüfuslu ülkenin başkenti de Managua’dır. Managua’nın tanıtımına geçmeden önce belirtmeliyim ki, Nikaragua’nın Granada ve Leon şehirleri özellikle Amerikalı turistlerin çok tercih ettiği yerlerdir. Bu nedenle ülke mesela El Salvador’a göre daha güvenlidir.

Managua;  1972 de gerçekleşen deprem ile çok zarar görmüş ve sürekli inşa halinde olan bir şehirdir. Bu nedenle genellikle yüksek olmayan binalar tercih edilmektedir.Son yıllarda suç oranı yüksek mahalleler, yavaş yavaş dönüştürülmeye başlanmıştır. 1852 yılından beri başkent olan şehir, Managua gölünün güneybatı kıyısında yer almaktadır ve adını Managua gölünden ( diğer adı; Lake Xolotlan ) almıştır .( “sular şehri”  anlamına gelmektedir.) Nikaragua’nın iki önemli şehri olan Leon ve Granada arasındaki başkent olma çekişmesi, yapılan anlaşma sonucu, iki  şehrin ortasında kalan Managu’ya yaramış ve o başkent olmuştur.

managua-1_1024x195

Şehrin tanıtımına en ünlü meydanından yani; Plaza De La Revolucion ( Plaza De La Republica ) dan başlayalım. Savaş 1980 de sona erdiğinde, devrimciler bu meydanda galibiyetlerini kutladılar. Her yıl19 Temmuzda Samoza hükümetine karşı kazanılan zafer burada kutlanır. Gelelim meydandaki yapılara;

  • PALACİO NACİONAL DE LA CULTURA;

managua-2_640x328

Samoza tarafından inşa edilen, geçmiş dönemlerde Nikaragua hükümetinin merkezi olan fakat şimdilerde Ulusal Müze olarak hizmet veren neoklasik binadır. Nikaragua tarihinin en önemli olaylarından biri 22 Ağustos 1978 de burada gerçekleşmiştir. Binaya girmeyi başaran Sandinista gerillaları mavi odada, toplantı halindeki üst düzey hükümet yetkililerinden oluşan 45 kişiyi rehin almışlardır.

Olay yerinde olmayan Samoza, rehinlerin bırakılması için; birkaç milyon dolar ödemeyi, ceza evindeki bazı gerillaların bırakılmasını, bu eylemi yapanların uçak ile Küba’ya gitme isteklerini kabul etmek zorunda kalmıştır. Her ne kadar bu olaydan sonra; Samoza, gerilla  avına başladıysa da aynı zamanda isyan fitili de ateşlenmiş, Samoza’nın da sonunun başlangıcı olmuştur. En sonunda da FSLN başarılı olmuş, Samoza uçak ile Amerika’ya kaçmış, 19 Temmuz 1979 da özgürlük ilan edilmiştir.

managua-3_640x441

İşte sarayın içinde, rehinelerin tutulduğu oda dışında, Sandinistaların onur plaketi bulunmaktadır. Ayrıca avlulu binanın içinde; ülke tarihine ışık tutacak eserler, tarih öncesi döneme ait eserler, Nikaragua’da çıkan mineraller ve çeşitli sanatçılara ait eserler sergilenmektedir.

  • MANAGUA KATEDRALİ ( CATEDRAL DE SANTİAGO ) ;

managua-4_640x480

İki kez deprem felaketi yaşayan katedral, ilk felaketi (1931) atlatmayı başarsa da 1972 de yaşanan büyük depremden çok büyük yaralar alarak çıkmış ve içine girilmesi tehlikeli hale gelmiştir. Meydanın doğu tarafında bulunan

managua-5_640x439

managua-7_640x480

managua-4-b_360x480

neoklasik tarzdaki katedral, Managua’nın çelik olarak tasarlanmış ilk binalarından biridir. 1920 yılında Belçika’dan Pablo Dambach tarafından tasarlanmış ve yapılmıştır. Daha sonra gemi ile Belçika’dan buraya gönderilmiştir. Kuleleri ile ve girişin üstündeki üçgen yapı ve Hz. İsa heykeli hala dikkat çekici ve etlileyicidir.

managua-6_640x480

*CASA PRESİDENTAL;

Turuncu rengi ile dikkat çeken bina; Başkan Arnoldo Aleman döneminde yaptırılmıştır. Başkan Ortega’nın ve bazı hükümet görevlilerinin çalışma ofisleri burada bulunmaktadır. Ziyarete kapalı olan binada bazı kültürel etkinlikler de yapılmaktadır.

managua-8_640x353

managua-9_640x480

managua-9-b_640x338

Meydanda; FSLN’ nin ( Sandinista Ulusal Kurtuluş Cephesi )  kurucularından ve komutanlarından olan Carlos Fonseca’nın mezarı bulunmaktadır. Kendisi, FSLN nin başarılı olup, yönetimini ele geçirmesini görememiş, dağlarda öldürülmüştür. Çok sade bir mezarı bulunmaktadır. Aynı zamanda Latin Amerika  modernizminin babası sayılan Ruben Dario’nun mezarı bulunmaktadır. ( Katedralin karşısında konumlanmıştır.)

managua-10_640x480

managua-11_640x480

managua-12_640x480

managua-13_360x480

Burada 1920 yılında yapılmış bir park bulunmaktadır. Mikrofon sisteminin olmadığı dönemlerde, akustik olarak sesin yankılanmasını ve böylece yüksek çıkmasını sağlayan bir bölüm de bulunmaktadır ki burada müzik gösterileri yapılmaktadır. Parktaki anıt ve heykellerde ise İspanyollara ve İngilizlere karşı verdikleri savaş anlatılmaktaymış.

managua-15_640x480

managua-16_640x480

managua-17_640x480

Parkta, devrimin ateşinin sönmemesi ve sürekli anımsanması için yapılan bir anıt bulunmaktadır ve bu anıtta, hiçbir zaman söndürülmeyen, sürekli yanan bir ateş bulunmaktadır.

Buradan, Managua Gölü ve Managua şehrini yukardan görebileceğimiz, şehrin en yeşil alanı olan Tiscapa Lagününe gittik. Lagünün doğusunda bulunan El Chipote tepesi önem taşımakta. Burası aslında sönmüş bir volkanın ağzı ama

DCIM102GOPROGOPR3155.JPG

 

aynı zamanda geçmişte acımasız diktatör Samoza’nın sarayının bulunduğu yer . Deprem sırasında yıkılan  bu sarayın olduğu alana, siyah  metalden, dev bir Augusto Cesar Sandino maketi dikilmiş. Kendisi, Amerika’nın askeri işgaline

DCIM102GOPROGOPR3158.JPG

karşı isyanı yöneten Ulusal kahramanları.Deprem sonrası yıkılan saraydan sadece sığınak kısmı  kalmış. Burası da işkenceleri ile ünlü hücreleri barındırıyor ve ziyaret edilebiliyor.Tiscapa tepesinin bir tarafında Managua Gölü diğer

DCIM102GOPROGOPR3160.JPG

managua-19_640x426

managua-21_640x480

tarafında ise volkanik  patlama sonucu oluşan bir krater gölü bulunmaktadır. Yine aynı tepede iç savaşta ölen

managua-22_640x425

insanların anısına yapılmış bir anıt ve İtalyan diktatör Mussolini’nin Samozaya verdiği minik tank bulunmaktadır.

managua-24_640x400

DCIM102GOPROGOPR3164.JPG

Bir sonraki durağımız; PUERTO SALVADOR ALLENDE;

2008 yılında açılan bu rekreasyon alanı, aslında Managua’nın ilk yerleşim yerlerinden. Deprem sonrası şehir taşınmak zorunda kalınca, terk edilen bu alan; tinercilerin, uyuşturucu ve fuhuş ile uğraşanların yuvası haline gelmiş. Managua belediyesi de bu bölgeyi yeniden elden geçirerek, insanların nefes alabileceği, aileleri ile birlikte fazla para harcamadan vakit geçirebilecekleri bir alana dönüştürmüşler. Özellikle hafta sonları halkın güzel vakit geçirmesi için pek çok etkinlik ve konserler düzenlenmekteymiş.

managua-26_640x479

managua-27_640x480

managua-28_640x480

Kafeler ve restoranılar açısından zengin olan parkın bir bölümünde bayraklar ve bir anıt  bulunmaktadır. Anıtta yer alan Simon Bolivar; burada bayrakları olan ülkelerin bağımsızlıklarını kazanmalarında etkili olan ve hareketi başlatan kişidir. Anıtta ayrıca; Küba’nın bağımsızlık mücadelesinde yer alıp bu mücadele esnasında ölen, Küba’nın ulusal kahramanı, İspanyol kökenli Jose Martİ, Nikaragua’nın ulusal kahramanı; Sandino da bulıunmaktadır. Anıt; Latin Amerika halklarının birliğini de vurgulamaktadır.

managua-31_640x441

managua-29_640x480

managua-31-b_640x480

Orta Amerika ülkeleri arasında en ucuz olanı Nikaragua idi. Ama maalesef dilencilik ve fuhuşun en sık görüldüğü ülke de yine Nikaraguaydı.

managua-32_640x412

Bu renkli, metal ağaçlar; belediyenin çalışması olup şehrin pek çok yerinde rastlayabilirsiniz. Beğenenler mutlaka vardır ama toplumun geneli tarafından çok fazla para harcandığı gerekçesiyle eleştirilmektedir.